34,7227$% -0.04
36,7952€% 0.61
2.933,34%-0,86
3500584฿%6.02303
135948Ξ%3.49116
18 Ekim 2021 Pazartesi
İçki, insanlık tarihi boyunca toplumlar arasında her zaman bir sorunsal olmuştur. Özellikle dini cemaatler alkolün toplum hayatının dışına atılması için zaman zaman eylemlerde bulunmuş fakat uygulanmaya çalışılan bu yasaklar her zaman toplumun reddedişi ile karşılaşmıştır. En katı yönetimlerde dahi yasaklar karşılık bulmamıştır.
İçki yasağının en ilginç uygulamalarından biri ise Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanmıştır. Çünkü uygulanan yasak Amerika’yı hem güvenlik hem ekonomik hem de siyasal açıdan sarsmıştır.
Amerika Birleşik Devletleri’nde içki yasağı uygulaması konusu 1850 yıllarına kadar dayanıyordu. Hatta bazı eyaletlerde bu yasak elli yılı aşkın bir süredir uygulanıyordu. Amerika’nın 1800’lü yılların sonu ve 1900’lü yılların başında bütün dünyadan işçi kabul etmesi içki kullanımını da arttırmıştı. Çünkü ağır iş şartlarında çalışan işçiler paydos saatlerinde biraz olsun kafalarını dağıtmak ve ağır iş stresinden kurtulmak için barlara gidiyorlardı. Rutine dönüşen ve gittikçe yaygınlaşan bu davranışın karşısında bir süre sonra içki yasağını isteyenler eylemler yapmaya başladı. İçki yasağını savunan topluluklar ise dini cemaatler, kadın dernekleri ve sağlıkçılardı. İçki yasağını savunan kalabalıklar gün geçtikçe artmaya, siyaset üzerinde etkili olmaya başladılar. Savundukları tez ise içkinin aile yapısını bozduğu, şiddet ve yoksulluğa neden olmasıydı. İçki yasağı bir süre sonra meclisin önüne yasa tasarısı olarak geldi. Oy çokluğuyla kabul edilen yasağı Başkan Woodrow Wilson onayladı. Yasanın yürürlüğe girme tarihi ise 17 Ocak 1920’ydi. Artık Amerika Birleşik Devletleri’nde alkol satışı, taşınması ve üretimi yasaktı.
TikTok Kullanıcı Sayısı Facebook’u Geçmeye Hazırlanıyor | haberinsan
Yasağın hemen ardından içki sektöründe çalışan binlerce işçi işsiz kaldı. Yasa çıkmıştı fakat devletin alkol yasağını ülkenin her yerinde denetleyecek bir güvenlik gücü yoktu. Bu yüzden özellikle büyük şehirlerde gizli bir şekilde alkol üretimi başladı. Bununla beraber gizli barlar, şehrin borum katlarında dans eğlenceleri arasında insanlara hizmet vermeye başladı. Yaygınlaşan evde içki üretimine karşı içki yasağını savunanlar, satılan saf alkolün içine zehirleyici maddeler koyulması için tekrar eylemlere başladı. Bu noktadan sonra yasa dışı bazı isimler ülke dışındaki bağlantılarıyla ülke çapında seri bir şekilde illegal içki üretimine başladı. Bu isimlerin en ünlüleri Amerikan mafya tarihine geçmiş olan Al Capone, Lucky Luciano, Dutch Shultz’du. Mafya, bir zaman sonra denetimlerden kurtulmak için polis ve siyasetçilere rüşvetler vermeye başladı. Bu durum yıllar içinde mafyanın kendi polisinin ve kendi siyasetçisinin olmasına kadar gitti.
1920 yılında borsanın çökmesiyle Amerika Birleşik Devletleri tarihinin en büyük ekonomik krizini yaşadı. Milyonlarca insan işsiz kaldı. İnsanlar hayatlarına devam edebilmek için aş evlerine başvuruyordu. Böylesi bir moral çöküntüsünün sonrasında ülke genelinde yasa dışı içkiye rağbet daha da arttı. Böylelikle yasa dışı içki piyasasını ellerinde bulunduran mafyalar kriz döneminde servetlerine servet kattı.
İçki yasağı gelen tepkiler sonrasına Başkan Roosevelt 1933 yılında ilk başta kısmen, hemen sonra ise tamamen kaldırdı. Fakat içki yasağı zamanında güçlenen mafya grupları uzun yıllar Amerikan ekonomi ve siyaset dünyasında büyük bir role sahip oldu.
Hazırlayan: Osman İlhan
Osmanlı’daki ilk sinema denemeleri o zamanlar yönetimi altında olan Makedonya topraklarında başladı. Bu denemeleri yapan isimler ise çekilen ilk Türk Filminin de yönetmeni kabul edilen Manaki Kardeşler’di. Büyük kardeş Yanaki 1878 yılında, küçük kardeş Milton ise 1882 yılında dünyaya geldi. Her iki kardeşin doğum yeri de Manastır eyaletinin Avdella kentiydi. O zamanlar Makedonya Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılma dönemindeki karmaşanın etkilerini yaşıyordu. Özellikle 1908 yılında ihtilal yapıp Sultan 2. Abdülhamit’i tahtan indirecek olan İttihat ve Terakki Partisi’nin en organik oluşumları bu topraklarda ortaya çıkıyordu. Manaki Kardeşler, uzun yıllar bölgede fotoğrafçılık yaptılar. Manastır’da bir de stüdyoları vardı. Stüdyolarının ismi ise ‘’Fotoğraf Galerisi’’ydi. Balkan kültürünün bütün dokularını fotoğraflarına geçirirken diğer taraftan ise Avrupa’da yeni yeni çıkan video kamera aletinin söylentilerine dikkat ediyorlardı.
Manaki Kardeşler, fotoğrafçılıktan kazandıkları parayı yeni bir piyasaya yatırmayı düşündüler. Uzun süren düşüncelerinin sonunda Batı Avrupa’dan duydukları video kamerayı satın almaya karar verdiler. Manaki Kardeşler, Londra’ya gidip kamerayı aldılar. Aldıkları bu ilk kameranın markası ise Bioscop 300’dü.
Manaki Kardeşler, memleketleri Manastır’da ilk çekimlerini yapmaya başladı. Özellikle Balkan topraklarındaki düğün, etnik kıyafetler, adetler, cenazeler, folklor oyunları ve siyasi olaylara değindiler. Birer Osmanlı vatandaşı olan Manaki Kardeşler’in çektikleri bu görüntüler Osmanlı’nın yılarca hüküm sürdüğü Balkan topraklarındaki etkisinin de bir delili niteliğindedir. Türk ve Balkan kültürü arasındaki uyum, benzerlikler ve farklılıklar çektikleri filmlerde açıkça görünmektedir. Manaki Kardeşler’in Selanik’te çekilen ve Yugoslav arşivlerinde olan bir filmlerinin ise Türkiye açısından anlamı oldukça farklıdır. Manaki Kardeşler, bu filmleriyle Selanik şehrindeki okullardaki öğretmen, öğrenciler ve ders işleme anları kamera almıştır. Çekilen bu filmdeki görüntüler Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk öğrenimini aldığı Selanik şehri ve okulları hakkında önemli bilgiler vermektedir.
Olmazsa Olmaz Kamp Malzemeleri | haberinsan
Ulah kökenli bu kardeşlerin Türkiye açısından önemi büyük filmlerinden biri ise Sultan 5. Mehmet Reşad’ın Manastır ziyaretiydi. Sultan Mehmet Reşad’ın Manastır’a geleceğini duyan Manaki Kardeşler, bu ziyaretin bütün evrelerini kameraya almak için gerekli mercilerden izin almışlardı. Aldıkları izin ile birlikte Sultan Mehmet Reşad’ın vapurla Manastır’a geldiği ânı, sokaklarda gezinmesini ve şehir tarafından tertip edilen karşılama törenini kameraya aldılar.
Manaki Kardeşler, Makedoya’nın Osmanlı topraklarından ayrıldığı tarih olan 1912 yılından sonra da film çekimlerine devam etti. Çektikleri siyasi filmlerin dışında Manastır’daki Osmanlı vatandaşlarının sosyal hayatlarını çektikleri ‘’Pazar ve Kasaplar’ ve ‘’Panayırlar’’ isimli kısa filmlerinin sosyolojik açıdan günümüzde dahi önemli bir kanıt olarak durmaktadır.
Manaki Kardeşler, 1950 yılında filmlerini Sovyetler yönetimi altındaki Yugoslavya Devleti’nin arşivine armağan etti. Milton Manaki 1954 yıllında Selanik’te, Yanaki Manaki ise 1964 yılında çekimlere başladıkları Manastır’da dünyaya gözlerini yumdu.
Kameraya aldıkları eserler, günümüzde Unesco mirası altındadır.
Hazırlayan: Osman İlhan
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için gizlilik politikamızı inceleyebilirsiniz.