36,6939$% 0.14
39,9461€% 0.13
3.526,85%0,31
3059823฿%-0.61569
69639Ξ%-1.21087
Robotların hayatımıza girmesi 1940’lı yıllara dayanıyor. Bugünkü robotların atasını 1940 yılında Grey Walter adlı bilim adamı tasarladı. Bugün onları pek çok alanda kullanıyoruz. Sağlık alanında mikro ameliyatlarda riski en aza indirerek , endüstiyel alanlarda ürün imal ederek , evlerimizin mutfağında hatta şu an gittikçe yaygınlaşan şekilde yer süpürerek bizlere eşlik ediyorlar. Aralarında en dikkat çekenleri aslında insan formunda tasarlanıp hizmet edebilenleri ve insan iş gücü olarak kullanılanlarıdır. 2015 yılında büyük olay yaratan Sophia‘yı duymayan kalmamıştır.
Robotik konusunda faydalandığımız alanlardan biri protezlerdir. Protez kol ve bacaklar herhangi bir şekilde uzvunu kaybetmiş insanların sorunlarına kökten çözüm oluyor. 2014 yılında bu konuda çok büyük bir gelişme yaşandı ve İtalya’da yapılan bir ameliyatla sinirlere bağlı ilk biyonik kol takıldı. Bu protez konusunda bir devrimdi çünkü biyonik kol takılan Deniz Aabo nesnelerin yumuşaklık sertlik sıcaklık ve soğukluğunu hissedebildi. Peki bu nasıl oldu?
Evde Kullanılabilecek Yapay Zekâ Cihazları – haberinsan
İnsanlarda hücreler elektriksel bir döngüyle çalışır. Bu elektrik, sinirler vasıtasıyla birinden diğerine geçerek aktarılır ve beyinde komuta merkezine gelir. Yine aynı elektriksel kuvvetle ve sinirler yardımıyla beynin verdiği emiri yerine getirmek üzere ilgili organa iletilir. En basit tanımla vücudumuz tıpkı bir santral gibi çalışır. Bu konu dünyada pek çok bilim adamının araştırma konusu olmuştur. Washington Eyalet Üniversitesi’nden farmakolog Prof. Steven M. Simasko insan vücudundaki elektriği dönüştürüp evlerde kullandığımız elektriğe çevirebilseydik 40 Watlık bir ampulün yakılmasına yetecek bir enerjimiz olduğunu söylüyor. İşte bu elektrik sinyallerine bağlı bir biyonik kolla insanlar robot kolun tuttuğu nesneyi hissedebildi. Peki bugün devrim olarak adlandırdığımız olayın tam tersini düşünelim. Mesela Sophia’ya gerçek bir kalp nakledilse nasıl olurdu? İnsanda işe yarayan robotik kol gibi Sophia’da elektriksel kuvvetle kalbini çalıştırabilseydi mesela?
Bugün çalışmalar ülkemizde de son hızla devam ediyor. Bundan birkaç yıl sonra gerçek bir kalbe ya da beyine sahip olan, hissedebilen robotların iş arkadaşımız, dostumuz olmayacağının garantisini kim verebilir? Peki ya aşkımız? Böyle bir robota aşık olsaydık ve karşılığını da alsaydık ne yapardık? Dünya daha mı eğlenceli olurdu yoksa bütün denge bozulur muydu?
Yapay Et Üretimi: Et Tüketim Alışkanlıklarımızı Değiştirecek mi?
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için gizlilik politikamızı inceleyebilirsiniz.